2 Kasım 2007 Cuma

1960’lardan 2010’a Pazarlama Trendleri


Hayatta olup bitene helikopter bakışı (NLP de Helicopter view) ile anlamaya çalıştığımda, zaman tunelinin gerisinde ve onunde özellikle pazarlama trendlerinin anormal değişimini izliyorum. Konuyu 1960’lar ve 2000’ler diye 2 ana gruba ayırdığımda;

1960 ların pazarlama stili ana hatları ile aşağıdakilerin kombinasyonlarını içeriyordu

Müşteri ihtiyaclarını belirlemek ve sunmak
İhtiyacı karşılayacak ürün dizaynı
Meşhur 4P’yi monopol avantaj uygulamak için kullanmak.

2000’ler de ise ana odaklar aşağıdakileri içeriyor;
İhtiyaçları ve kaynakları belirlemek
Değer yaratacak ürün dizaynı
Verimli satış formatı secimi ve segmentasyon (Niş Pazar)

Özellikle pazarlama anlamında artan mecra secenekleri, karlılıktaki azalma, oligapolik Pazar oluşumları ve globalleşme aşağıdaki guncel trendleri de beraberinde yaratmıştır.

Ben yerine SEN marketing
Gerilla Pazarlama
WOMM (Ağızdan ağza pazarlama)
Viral Marketing
Podcast, Nano Marketing (Internet radyoları, Pandora, Launchcast – Yahoo)
Direct Marketing
Online Marketing (Özellikle RSS teknolojisi)
One to one marketing (Bire bir pazarlama)
Network marketing (Amway, Herba life, Avon)
En guncelli ise Neuromarketing (Duyusal Pazarlama)

Daha sonra özellikle Neuromarketing hakkında detaylı ornekler vereceğim ama insanoğlu beynin sınırlarını çözdükçe, ticari uygulamalar da genişleyecektir diye dusunuyorum. Biraz detay verirsem FMRI (Functional magnetic resonance imaging- Tıpta kullanılan MR’ın turevi olarak soyleyebilirim) metodu ile marka – urun deneyimlerinin beynin hangi noktalarını uyarıp, satın alma eğiliminden, tüketim miktarının çeşitliliğine kadarki yelpazede etkinliğinin ölçülmesi üzerine kurulan bir sistem.

Gecen 40 yılın farkını anlatabilmek için Turkiyeden bir örnek verirsem, eskiden et almak için mahalle kasabına giderdik, sonra bunlar buyudu buyuk alışveriş merkezlerinin bir parcası oldu ama deneyim aynı deneyim. Bugun ise ŞALVARLI ET isimli bir şirket, Internet uzerinden online siparis ile eve teslimattan tutun da, Sarıyer girişinde TIR’ dan dönüşmüş son derece şık bir magaza haline donusmus konsepti ile, piknikçilere et satıyor. (Bunun için bir piknik alanını bile kiralamış diye duydum)


Siz ne dersiniz ? et aynı et ise fark nerede ? Tukkan (eskiden oyle denirdi) yeterlli iken neden internetler, şık dizaynlar, Tırlar vb... NEDEN ?

1 yorum:

Adsız dedi ki...

http://www.dvlottery.state.gov/

gel buralara da yakindan takip et